Başka bir Ülke'de nasıl tutunulur? Şans,? Yürü ya kulum, ? Çok mu çalışmalı ? Başka ülkeyi Evin yapmak

 



Copyright

Başka bir Ülke'de nasıl tutunulur?


Başka bir ülkeye yerleşmek istiyorsanız eğer yukarıdaki soruyu  kendinize bir sorun derim ... Henüz daha çantanızı toplamadan evvel bir kendi kendinizle bunu tartışın.


Başka ülkeye yerleşmek yada Başka ülkeyi kendi Evin yapmak nasıl gerçekleşebilir ki ?


Siz veya eşinizle beraber  ( yada teksiniz ) doğup büyümediğiniz bir ülkede nasıl tutunabilirsiniz , orada sizi ne zorluklar bekleyebilir ve neleri bilseniz iyi olur bunları anlatmaya çalışacağım.


Öncelikle Gidiceğiniz ülkede nerede kalıcaksınız. Planlayın. Havalimanına gelip ya beni buradan biri alıcak yada şuraya giderim, ordaki Türkleri vs bulurum gibi yola çıkmıyoruz.  Başarı hikayesi planlanmış olsun. bazı hikayeleri dinlersiniz film olur dersiniz ama onlar emin olun milyonda bir olan hikayeler. Bana göre Başarılar da planlanır ve çalışma ister. Kafam estiği kadar yada param bittiği kadar diye bi planlama  yüksek ihtimalle başarısız olucaktır. Bunları tecrübe edenlere  şahit oldum. 

Neyse diyelim Geçici de olsa kalıcağınız yer ayarlandı daha sonra prosedürlere göre ev yada oa kiralarsınız. kiraların şartlarını da iyice kontrol edin.


Gittiğiniz yerin dili. Bu Hollanda olup olmasın gittiğin yerin dilini konuşunca sevilip sayılıyorsun. Bu konuda biraz çaba sarfetmelisiniz. Gittiğiniz yerin dili ne kadar zor olursa olsun günlük hayattı hep aynı konular ve sorular belirli cümleler ve kelimeler kullanılıyor . Sizden kitap yazmanız istenmez. Dili mutlaka ama mutlaka öğrenin veya bu konuda çabalayın. Zaman alacak ama öğreniceksiniz. Bunlar size hep bonus puanlar.

Gittiğiniz ülkede Sağlık sigortanızı yaptırın. işinizi şansa bırakmayın.  Avrupa ve gelişmiş ülkelerde her şey planlanır.  Bir kere başka bir ülkedesiniz , bunları hesapa katıp  bunları çözüyoruz. 


Arkadaş ortamı nasıl yaratılır. istediğiniz kadar ingilizceniz iyi olursa olsun çok popüler biri değilseniz buralarda da arkadaş bulmanız aşırı zor olucak.  Ben mesela nerelisiniz cümlesine Turkije, Türkiye dediğimde Batılılar tarafından cümlenin devamı gelmiyor..  Cevap bile gelmiyor bazen... konuşma bitiyor... Cidden.  İtalyanım veya ispanyolum desem neler konuşulur...  Ama  Türkiye dediğimde Arap asıllılar tarafından da oooo , yemekler , istanbul baklava vs gibi gidiyor. Ciddi ciddi batılı ve Hollandalılar tarafından Türkiye sadece  bir tatil destinasyonu ve futbol takımları ile bilinen bir ülke... Onlara Osmanlı imparatorluğu desem bana -ha? diye cevap vericeklerdir o yüzden çok takılmıyoruz.   Dil ile beraber arkadaş ortamı genişletilir ve kendinize Ağ yaratırsınız (  @Network ) 


Kültür Şoku.


Var böyle birşey. istediğin  kadar elit yetiş yada varoşlardan gel, şoku geçirirsin.  bir kere bi iş yapıyorsun ama kafanda acaba biri bişey der mi laf eder mi diye düşünüyorsun. çünkü bunu yaşadın , durduk yere sana salça olup karışan insanlar yüzünden. seni motive değil demotive ettiler. kimse sorun değil, olur böyle şeyler demediler. Hollanda'da bana bildiğin en şapşal elemanları verdiler yetiştireyim diye ama biz adamlara oo helal, süpersin, yaparsın, çok iyi oldu bak bu gibi motive ettik. kimisini bi forma soktuk kimisi ayrıldı. bazen iş elemana uymaz, istediği kadar şapşal olsun ( şapşal sempatik diye bunu kullanıyorum siz artık ne derseniz o )  adam o iş ile uymuyor ama adama sen malsın, eşşek herif, hayvan, allah seni ne etin gibi cümleler kurmuyoruz. günde iki tabak kıran elemanımız vardı kimse bişey demiyordu. alkışlayıp geçiyoruz eğleniyoruz, adam sakar yada kız sakar ama yapıcak bişi yok. bazı insanları hataları ile kabul ediceksiniz  yada bir kaç şans vereceksiniz. neyse kültür şoku dedik konu uzadı başka örnekler verelim ,

Şahsen  Hollandaca cümleler kurarken acaba kötü yanlış bi kelime kullanırmıyım diye korkuyordum. ilk zamanlar müşteri tamam boşver diyordu bakıyordu ben Hollandalı değilim anlamıyorum ama üzülüyorum yardım etmeyi çok seviyorum  insanlar teşekkür ettikçe mutlu oluyorum ama dediğim gibi korkuyorum açıklama yapmaya. İş verende bana ingilizce değil Hollandaca konuşmamı tembihlemişti yoksa ingilizce pat pat konuşucam. o aralarda siz çekinmeden bildiğiniz kadar o memleketin dilini konuşun ve öğrenmeye çalışın bazı şeyleri böyle indirgeyeceksiniz.


Benim yaşadığım yer olan Hollanda'da mesela insanlar direkt. öyle dallandırma vs yok. Abi ne diyeceksen de. yok işte şu olmuşta sonra sen şunu yapınca bu olmuş aslen şurdan şu gelseymiş vs abi ne diosun. Diyeceğin  şey bunu böyle yapmalısın ... Bu size anormal gelebilir belki bi çok Avrupa ülkesi böyle olabilir. Mesela biri sizden Arabanızı istiyor siz kırılmasın diye arabanızı  ödünç veriyorsunuz ama adama direkt hayır veremem demeniz birşeyi değiştirmeyecek. Burda insanlar aman yanlış anlarlar diye bi Kaygı yok. Geçen mesela Hollandalı bi tanıdık Amerikalı ile evli Amerikadan kaynanası gelecek, biz kaynanayı çekemeyiz diye ev kiralamışlar gece yatmaya gitsin diye. ki evinde fazladan oda bile varken. Bizde nasıl adamın kaynanası gelir, 2-3 ay bile kalabiir o da Anne yarısı ama ev hali var özel var Burada işler değişiyor işte.


Hollanda'lılar aşırı mesafeli. Şuan en sevdiğim arkadaşlarımdan biri Çinli  hemde Virüsün geldiği yerden gelmiş Wuhan'dan ve bi Hollandalı ile evlenmiş. 1.35 boyunda sempatizm patlaması biri. Çin aksanı ile Hollandaca ve  Çingilizce konuşuyor. o da ben ve eşim ile tanıştığına çok memnun bi çok şeyi hala keşfetmemiş.  Geçenlerde ya şurda bi park var oraya gitsene dedik aa ben duymamıştım orayı vs diyor. Bu şaşırtıcı bişey değil ama dediğim gibi 6-7 yıldır Hollanda'da yaşıyor ve Hollandacası hala kötü. Neyse uzatmyayayım  Ben Hollanda'lara soruyorum ya siz niye neden bu kadar mesafelisiniz yaa.. Hala bana gerekli herkesin özeli vs var diyorlar. Tabi tabi diyorum. Bi komşum var 2 kez birbirimize gidip geldiğimiz sonra anladım ki adam Hollandalı ile Evli  Alman'mış :D şimdi daha iyi  anladım. Bu bahsettiğim  kişi Fiat pandalı abi idi. :D ( eski bloglardan okuyan bilir )


Türkiye'de Bu herkes smaimi ik idakikada can ciğer olunur yada herkes birbirine girer. Bunlar işte hep zaman alıyor kültür şoklarını atlatmak, onların  için özel günleri kavramak mesela 12.5 yıl yada 25 yıl bi yerde çalışmak hep kutlanır. bana garip geliyordu. yada bir doğum gününde herkesin birbirine Tebrikler demesi. ula ben doğmadım arkadaş, git adamın yada  doğum günü olan kişinin  elini sık onu tebrik et. 


Sokaklarda bi parti festival zamanı yada maç günü işeyen insanlar görmeniz bir şok bence. Lan ulu orta adam gitmiş işiyor birde senin ile göz göze gelmeye çalışıyor.


bu arada Hollandalırın tiksindiğim bi huyu var mesela parti sonu yada maç sonu biralarını atarlar. en  nefret ettiğim kısım bu . inanılır gibi değil, o gün tüm kıyafetimi en uzun programda yıkamaya kendim ide duşa hapsediyorum.  diğer blogta bunu yazıcam geçen gittiğim Leeds utd Ajax hazırlık maçında da yaşandı  Allahtan üstüme gelmedi inanılır gibi değil. Atmayın şu plastik bardaktaki alkolsüz biraları iğrenç kokuyor.


bir gün yine maç vardı ve Hollanda milli bayrağı yerde idi (  Hollanda kadın milli takımı Avrupa elemeleri için isviçre ile mücadele ediyor )   neyse bayrak bi şekilde yerde ve  herkes üsütne basıp yürüyordu  belki de en Hollandalı hissettiğim an o idi, aldım bayrağı bağırıyorum ( kızlara ) bu olamaz, bunu yapamazsınız, o beni çok seven çıtı pıtı kızlar bana şaşkın şaşkın bakıyorlardı dedim bu bayrak yere atamazsınız. Sonra bi olgun hanım geldi doğru dedi onu sardı sarmaladı bize ödünç verilmişti o bayrak iade etti. bu da başka bi kültür şoku anı benim için. Senin için kutsal olan onun için olmuyor.


çalıştığım yerde 2 yıl sonra kendi kendime bi deneyim yapmak istedim. Bu kişiden kişiye değişir tabi. Adama ya dedim param yok bana bir donut verir misin ( önünde 3 donut b isürü appelflap denilen elmalı şekerli bi börek , ve bir kaç meyva var ) bana hayır karnım aç dedi :D bu kişisel diyebilirsiniz ama Hollandalılar yemeklerini vs paylaşmazlar.   ( bu arada elemana şaka yaptım ciddi değildim kanka dedim güldü  )  istisnalar kaideyi bozmaz. mesleği konumu belirsiz herkes kumanyasını bi yerde çıkarır  sıfır ego ile onu gömer. ama dediğim gibi biraz alır mısın yer misin demez . bizde nasıl bi sokaktan geçsen birine afiyet olsun desen  akabinde hemen istese de istemese de buyur yeğenim beraber olsun gibi bir şey derler... Bi gün bi genç çalışan kız sağa sola bakınıyor dedim ne oldu. ya para bekliyorum bi iki yemek alıcam dedim ben veririm aa ciddi olamazsın vs diyor.  ulan 1 euro zaten. 

iş yerinde çok az yabancı var,  faslı, slovenyalı, afgan, çinli vs en çok birbirimize paylaşm yapan kişiler bu grup. sana bi gün ekmek yapayım,  lahmacun yapayım , çinli arkadaş çin yemeği getirir, diğer hollandalılar bu tarz işlerle uğraşmazlar.


Bu mesafeli kalan Hollandalıalr bi sarhoş olunca sana karşı yada yabancılar akarşı ön yargıları kalkar ve sen  onun için normal biri olursun. Sarhoş iken denk geldiğim bi sürü hatunun gelip saçma sapan resimler çekip sarılıp öpmeye kalması yada saçma sapan sohbetleri hep bu sarhoş olunan yerlerde denk geldi. sana gelip gözlüğünü bana satarmısın, oo kanka broo gibi eğlenmek istemeleri, sokakta görse hello'dan öteye gidemeyeceğin adamlar. Türkiye'de  bu konud mesafe vardır massaya yabancı yaklaştırmazsın mesela sana salça olur yada hatununa, uzaklaştırır görevliler burda bu biraz tersi...


daha önce bin kere demiştim planlamak. Hiç bir Türkün  ileri tarihteki bir şeyi planladığı görülmemiş veya planlarına uyumu görülmez. Burda tam tersi. herşey plan. Sende planlı olman gerekicek..


buradan toparlarsam eğer öncelikle dili cidden öğrenmeye çalışmak ve çaba gösterdiğinizi ve değişimi göstermeniz size avantaj sağlayacak


ben buradan Yürü ya kulum meselesine de giricem.


Örneğin bi şekilde evlenerek geldiniz yad akız arkadaş şeklinde, Türkiye'de ne yapıyordunuz,  eğer meleğiniz varsa, boya, parke, mutfak, demir doğrama , ahşap vs fark yapmaz hatta oto tamircisi hep bi işin olur, yada herkesin yapabileceği bazı işlere girersin ama buralarda saati 9-10 euro kazanırsın ama geldin vizyon sahibisin, örnek Hollanda için Hollanda'da pandemi vs neyi etkilemeyecek hangi işi etkilemez ona yönebilirsiniz. kullanışmış eşya veya dükkan devralabilir ,dönemsel işler yapabilirsiniz. yeterki 2-3 kişi aynı aileden bir işi yaparsan ve iyi yaparsan tutturursan yürü ya kulum  sizin için kaçınılmaz olur.  Buraya gezip görürken ki araştırman ile yaşarkenki araştırmaların arasında fark olur.  Hollanda'da sadece bi churro yada bizim halka tatlı yapmayı bilsen içine şeker ban yada tarçınla ver 5 tanesine 3-4 euro kazandırır. yağ un şeker maya neyse ama bu tarz şeyler kazandırıyor burda lokma yani ollie bollen bizim lokmadan iki kat belki hallice o işe gir 12 lokma 10 euro satarsın buda deli para. bu dönemsel bi iş, hep satar. Hollandalıalr şekere dayanamaz. ben durumum olursa fırın açmak istiyorum ama sadece Türk pidesi yapmak istiyorum içi sebzeli de olur hollanda da 2-3 euroya bi öğle yemeği satarsan en çok sana gelirler. en dandik en mini döner menüsü 3.5 eurodan başlar ve Hollandalıalr seviyorlar bunu...  Yine bir Kuaför iseniz ve iyiyseniz ama Kuaförün adabında muhabbet vardır dili de biraz öğrendi iseniz o işlerde iyi.  düz bi kuafçr 12.5 euro saç keserken klas ve elit kuaför 27.5  euro'dan sadece saç keser ve randevuludur.  bu şekilde altında mercedes ile gezersin. yine kendi Dönercini açarsan yada tavuk vs bu tarz restoran işleri işletmeni isen yine  kazanırsın ama bu işlerde sabah akşam nerdeyse tatil günü olmadan yada pazartesileri izinli olarak, hollanda resmi tatilerinde çalışırsan yardırırsın ve kazanırsın. Yürü ya kulum işleri bu şekilde. birde buraya yetenekli sınıftan gelip vergi indirim ile çalışırsanız  yine güzel kazanır  Mercedes'e binebilirsiniz. aksi halde ben  veya diğer türkler gibi,  Fırın, inşaat vs yerlerde saati 10 euro ve sosyal güvenlik hakları izinler ve haftasonları ile karnın doyar yaşarsınız fakat bir ev alma hayal olur, Hollanda'daki aşırı vergiler yüzünden 1.4 motor üstü arabaya binmek te hayal olur. 


Başka bi ülkede tutunmak kesinlikle kültüre adapte olmaya  ve dili öğrenmeye ve gayret göstermeye bakıyor. incelemeye ve sürekli analiz etmeye bakar. ya bizde olsa böyle gibi şeylere takılmadan devam edilmeli.  Artık başka bi ülkedesin. Yoksa iki kültür arasında kalıyorsun o daha kötü...



Buraya kadar okudu iseniz sabrınız ve ayırdığınız zaman için teşekkür ederim.


Sağlıklı günler. Başarılar


Andaç.








Yorumlar