Neden Türkiye'ye Geri Dönmek istemiyorum ? Fikrimi ne değiştirdi? Oysa Biraz para biriktirip dönecektim... Hollanda'da Kalmaya devam...

 

                                                                 © copyright 


    • Tekrar Merhabalar. 

Hollanda'da Türkiye'yi aratmayan sıcak ve güneşli bir hafta... Türkiye Dönüşü zorunlu 10 gün Karantina dönemini geçirmek için şahane bi hava. Zorunlu karantinayı  5. günde alınan negatif bi PCR testi ile sonlandırıp işinize geri dönebiliyorsunuz. 


Her blog'ta konu ile alakalı bir sayfa kapak fotoğrafı paylaşıyorum. Bu  blog'ta paylaştığım fotoğrafın manasını birazdan daha  detaylı açıklamaya çalışacağım.


Başlıkta  beni tanımayanlar (  nerdeyse hepiniz) Neydi ki hayalin Andaç diyebilirsiniz. Aslen ve bir çok Expat ve Göçmen gibi  biraz para kazanıp Türkiye'deki hayalimizdeki evi , arabayı alıp kesin dönüş  yapmak diyebilirim.  Fakat  gözlemlediğim ve tecrübelediğim kadarı ile ( burada  31 ay yaşadım ve 30 ay da  sözleşmeli çalışıyor bulunmaktayım )  ve en son Türkiye ziyareti sonrası  gözlemlerim ve deneyimlerim ile fikirlerimi nihayet bir forma sokabildim diyebilirim.

Fikirlerimin değişmesinde etkili olanlar : 


- Taze bir Baba olmak ve Çocuğumun geleceğini düşünmek

-Pandemi

-Türkiye'nin ekonomik sorunlar ve işsizlik

-Türkiye'deki Balon emlak, araç ve 2. el piyasası

-Türkiye'de insan hayatının ucuz olması ve Kadınlara gösterilen şiddet ve  Taciz ve benzeri eylemler

- Neredeyse 3 yıldır boğazımı tahriş edercesine  öğrenmeye çalıştığım yabancı dil olan Hollandaca'yı   bununla beraber Adapte olmaya çalıştığım Trafik ve Kültür'ü bi kalemde silmenin işime gelmemesi. Sürekli kontratım olan bir işi bırakmak istememem.

-Yaşadığım yer olarak artık Hollanda'yı kabullenmem ve yaşadığım yere yatırım yapmak istemem. 

-Türkiye'de pandemi ile alınan bir çok kararı saçma ve anlamsız bulmam. 

- Türkiye'de geleceğe yönelik bir ışık görememem.

-Yerimde olmak isteyen milyonlarca gencin olduğun farkındayım ve  gözken o ki bu güzel fırsatı geri çevirmem hata olur..

- Hollanda da var mı var  ama Türkiye'de aşırı ama hemde ne  aşırı Oto Kontrol var...  Türkiye'de Medya artık TV'ler de değil; Youtube üzerinden takip ediliyor. Ya da herkes duymak istediği medyayı takip ediyor.

-Türkiye artık başka bi ülke olmuş, göç ala ala. örnek doğup büyüdüğüm yer  İzmirin göbeği Suriye yada Orta doğu gibi...

Bu maddeler yanında şöyle bir dostuma anlatır gibi anlatmak istersem eğer :


Türkiye'de olan bitenler kesinlikle hoşuma gitmiyor artık. Eski sempatik , Halkın az karnının doysa da mutlu olduğu dönemler geride kalmış . Türk parasının nerdeyse değeri kalmamış.  Türk Siyaset ve politikacıların ismi lazım değil modası geçmiş kim varsa  herkesin Gelecek nesillere umut vereceğinden duyduğum şüpheler  var.  Başım ağrımasın diye yazmak istemediğim nedenler de var.  Fanatizm dolu bir ülke. Her politika inancına sahip arkadaşlarım olup konu dönüp dolaşıp politikaya gelmesi bunlardan başlıcaları...

Hollanda'da kalmam için bir sürü neden var...


Kazandığım paramın değeri var.

Kazandığımız ne kadar olursa olsun bir eşya veya araba almak hayal değil. ( ev hariç, maaşın iyi ise o da mümkün  )

Pandemi hayatı burada da pahalandırsa da yine de etkisi daha az hissediliyor ( Türkiye ile kıyasla )

 2. el ürün bedava yada bedavadan biraz daha pahalı... Türkiye'de ikinci el bile pahalı ve bedava nerdeyse yok...  Burada Fazla yemeğini  veya ihtiyacını bile Facebook'tan paylaşıp dağıtmak isteyen bi sürü iyi yürekli insan var.  Türkiye'de şimdi daha mesafeliyiz bu Pandemi nedeni ile Türkiye'de herkes birbirine  daha da aşırı uzaklaşmış diyebilirim.. 

 Yukarıda da bahsetmiştim , Türiye'de bazı Karantina ve kapanmaları aşırı saçma buldum. Ben bi pazar günü evde bekledim.  5 aylık çocuğum dışarı hava alması gerekti ama çıkamadım.  Durduk yere tatilimi mahvet etmek istemedim.

 Türkiye'de Trafik bi kaos !!!  Ve Türkiye'de araba kullanmak istemem.  Türkiye'de Trafikte bulunmak istemem. Geçen hafta araç kalkış yaparken ven ve eşimin üzerine aracı sürdü ve sonra durup güldü... Türkiye'de yaya geçiti olan çizgilerde araçlar durmuyor. Sanırım Kuralları pek öğrenememişiz. 


Gözlemlediğim  kadarı ile Halk artık yabancı ve gurbetçilere ( Göçmenlere ) karşı dolmuş... Patlayacak yer arıyorlar. izinlere geldiğinde yaptığın alış-verişler diğerlerini rahatsız ediyor gibi bi izlenim var. Bi kez ön sıramda bolca alış-veriş yapan gurbetçi bi başka eleman vardı bi mağazada ve çalışan eleman  böyle ballı bi müşteriye  çok da iyi davranmadı diyebilirim.


Hollanda'ya yeni  geri döndüğümde seçilen büyük bi fark var... Bi kere huzur'u içine çekiyorsun. Yaşadığım mahallede gürültü yok ve  çocuğumu istediğim saatte uyutabiliyorum.  Türkiye'de karşı komşun sabahlara kadar okey oynayabiliyor... yada boş laklak yapıyor yani Kimsenin kimseye saygısı yok. Ufak bi tartışma ölüm kalımlı bi kavgaya dönüşmesi muhtemel. Hollanda   Medeniyet seviyesinde Sadece Türkiye değil bir çok Avrupa ülkesinin ilerisinde.

Asgari ücret maaşlarla 2 kişi  az çalışıp  hem çocuk bakıyor hem evimizi geçindiriyoruz. Kiracıyız. az da olsa birikim yaptık. Dolabımız hep doluyor. Et , Süt , Temel ihtiyaç için  hiç mi hiç endişelenmiyorum.


Dedim ya çocuk olunca diyorum ki çocuk'a Hollanda bakar. Bana bir şey olsa da bakarlar bundan bi kaygım yok ama Türkiye için aynısını diyemem. Yine başıma bir şey gelse yada çocuğumun Türkiye'de büyürken  başına bir şey gelmesine endişe duyabilirim. Baba olunca gelen bir his değil bu sadece gerçekci oluyorum.

Pandemi döneminde bizde az eleman ile çok çalışsak ta yine de işimiz var ve şikayet edemeyiz.  En azından iş veren size eşşek gibi davranamıyor.  Tamam bazen whatsapp grubu rahatsız edebiliyor ama ama Türkiye ile kıyasla yakınından geçmez. iş gücü karşılığını alıyorsun ve çok kafaya takmıyorsun. 


Buraya geldiğimde belirli süre sonra sabit bi kontrat aldım bu kontratta bana ileride ev almak için gereken kredi için bi avantaj ayrıca  bana 5 senelik verilen MVV  vizesini  uzatmak için de bir avantaj.


Başta dediğim gibi hepimizin bir hayali hedefi var ve ona ulaşınca dönmek için geliyor kalıyoruz bu ülkelerde... çünkü artık buraya alışıyor bıraktığın ülke sana yabancılaşıyor , halkı sana yabancılaşıyor ve farklılaşıyor. Kalbin ülkende ama kafan Yaşadığın yerde..

İleride denk gelirse bi ev almak isterim. kendi evime çalışırım , yapamazsak bakarız artık. Kiralık evim ufak ama bahçesi güzel fakat daha büyük bi ev daha da iyi olurdu. Umarım başarabilirim. 


Buralara gelmek isteyen yada  gelmek için evrak vs hazırlayan ve yolda olanlar var. Onlara da şimdiden  başarılar dilerim. Yeter ki  gelin, çok  çalışın ve gittiğiniz yerde veya çalıştığınız yerde çalışkanlığınızı gösterin. Emin olun hakkınızı bu ülkede bi şekilde  alırsınız.  Hollanda'da kendimin, ailemin ve çocuğumun geleceğini görebiliyorum ama  şuan ki Türkiye'de değil... 


Türkiye'de hiç mi iyi şey yok, Var... Ama Terazinin ağır basan kısmı ağır Hollanda... Her gülün dikeni vardır.  Pandemi evveli buraya gelmiştim güzel de bi kariyerim vardı Türkiye'de. Bi çark tutturmuş ve bi çoğunuzun yaşamadığı   ve hayal edemediği hayatı yaşadım. İlk geldiğimde o günler aklıma geliyor ve aklıma yapamazsam dönerim, aman çok da fifi, en kötü eski işlerime dönerim ora da işler gıcır, bilfiğim iş, kendi ülkem, hava güzel , kızlar güzel, yemekler güzel diye avutuyordum. Yaklaşık 3 yılda    Onlarca defa gidip gelmem ve en son pandemi de 2 kez ziyaret ettiğim Türkiye benim bıraktığım Türkiye değil. Kimse alınmasın .


İşler düzelene kadar da kalıcı dönüş yapmayı düşünmüyorum he tamam bu çok ta tın Andaç diyebilirsiniz. Benim gibi bir sürü insan olduğunu ve  gelmiş ve gelmekte olan beyin göçünü size kibarca hatırlatırım. 


Çoğunluk Türk halkı: 

( Siz öyle değilseniz alınmayın lütfen )


Sabırsız!!! Sıra kültürü yok...Kimisi Kendine fırsatçı  biliyor yada zeki görüyor ama aslen başkasının hakkını gasp etmeye çalışıyor.  

Empati kuramıyor...

Kaba... kırıcı...

Seksist cümleler kuruyor..

Saygı sevgi kalmamış...  ( Asansörden çocuk arabası ile  daha inmeden  binmeye çalışanlar, metro'dan daha inmeden binmeye çalışanlar... Hele bu da izmir ve izmirin iyi mahallerinde oluyor , Diğer Türk şehirlerini düşünemiyorum bile )

Özür dilemiyor.... Hata kabul etmiyor...

Kendini geliştirmeye kapamış, Her şeyi kabullenmiş.. Sinmiş yada sindirilmiş...

Liderleri , Politikacıları savunmayı kendine ilke edinmiş. kaldı ki onlar  kendini savunmalı. Avukatımıyız onların. isimler için değil, Ülke için kaygılanmalı  diye düşünüyorum.

Her kötü durumu bir terör örgütüne yaftalıyor... Kolaya kaçıyor. Hata kabul etmiyor ve derste çıkarmıyoruz.  

Başkasının ilerlemesini kıskanıyor. 

Eskilerin bıraktığı primleri yiyoruz. Başıma iş gelmeyecekse eğer Türk halkının çalışkan olduğunu düşünmüyorum artık. Hazırcı ve kolay yoldan köşe dönme peşinde olduğunu seçebiliyorum.


 onlar kaka, biz iyiyiz,  Siz kötüsünüz, onlar zamanı şöyleydi şu zaman şöyleydi. bence geleceğe bakmalı. direk odaklanmamız gereken şey Gelecek ve gençler..Dediğim gibi o ışığı şimdilik göremiyorum ve  umarım ileride değişir. Bunu fark etmek ve şimdilik bir şey yapamamak da üzüyor.  o yüzden Hollanda'da kalmaya devam diyorum.   Bu yazıyı yazarken belirli çevreleri ve kişileri kırdı isem kusura bakmayın. Özgür ifadem ile yazmak istedim,  her türlü eleştirlerinize ve düzeltmelere açığım. Şimdiden yazımı buraya kadar sabırla okudunuğunuz için teşekkürler. 




                     Geçenlerde denk geldiğim bir video idi.   Levent Üzümcü'nün konuşmasını paylaşmak istiyorum . Bi çok insanın sesi olduğu gerçek.  kısaca Türkiye'nin iyi olmasını istiyoruz... 






Yorumlar

  1. Güzel dilekleriniz için teşekkür ederiz, sizler için de aynı güzellikleri diliyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. teşekkürler. aslında sürekli yazmak istiyorum ama işte baba olunca insan eşine ve çocuğuna da vakit ayırmak istiyor. teşekkür ederim geri dönüşünüz için. Selamlar

      Sil

Yorum Gönder

Merhabalar. Bloga gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederim. En kısa zamanda size geri dönüş yapmaya çalışıcam.

Saygılarımla.

Andaç Abi.